None
4 stars
Evet.
Kitabın sonuna gelene dek 3 yıldız vermeyi düşünüyordum. Bunun bir kısmı yazarın aslında ne yapmaya çalıştığını son sekanslara kadar açık etmemesinden, bir kısmı da beklentilerimin Supernatural dizisi temasında olmasından kaynaklı. Ancak, bir "monster hunter" kitabının aynı zamanda bir polisiye gibi "sana tüm ip uçlarını verdim. Bileştirebildin mi? Eğer kendi başına çözemediysen bak, mevzu şuydu aslında" mevzusunu işlemesini takdir ettim o son sayfalarda.
Canavarlar ve "iyiler" arasındaki mevzuları bu çağın gerekliliklerine göre harika uyarlamış. Salak saçma "biz Hristiyanız ve bu mevzular kutsal. Onlar Hindu, onlarda bir cacık yok" mevzusuna girişmemiş. Tüm kültürleri, zamanları, duyguları kucaklamış mekanikleriyle. Takdir ettim.
Gene de canavarların birbirinden pek ayrışamamış olması canımı sıktı. Supernatural'da canavarlar mitolojilerdeki yerlerine göre, apayrı formatlardaydı. Bir vampiri yenmek için gümüş kurşun kullanıyordun ama karşındaki yaratık bilmemne cini olduğunda ağız dalaşına girip kazanman gerekiyordu vs. Buradaysa "gümüş kurşunlar şuna, altın olanlar buna" formunda, çok daha yüzeysel bir mekanik seçilmiş. Mitolojilerdeki formatlarına bakmadan …
Evet.
Kitabın sonuna gelene dek 3 yıldız vermeyi düşünüyordum. Bunun bir kısmı yazarın aslında ne yapmaya çalıştığını son sekanslara kadar açık etmemesinden, bir kısmı da beklentilerimin Supernatural dizisi temasında olmasından kaynaklı. Ancak, bir "monster hunter" kitabının aynı zamanda bir polisiye gibi "sana tüm ip uçlarını verdim. Bileştirebildin mi? Eğer kendi başına çözemediysen bak, mevzu şuydu aslında" mevzusunu işlemesini takdir ettim o son sayfalarda.
Canavarlar ve "iyiler" arasındaki mevzuları bu çağın gerekliliklerine göre harika uyarlamış. Salak saçma "biz Hristiyanız ve bu mevzular kutsal. Onlar Hindu, onlarda bir cacık yok" mevzusuna girişmemiş. Tüm kültürleri, zamanları, duyguları kucaklamış mekanikleriyle. Takdir ettim.
Gene de canavarların birbirinden pek ayrışamamış olması canımı sıktı. Supernatural'da canavarlar mitolojilerdeki yerlerine göre, apayrı formatlardaydı. Bir vampiri yenmek için gümüş kurşun kullanıyordun ama karşındaki yaratık bilmemne cini olduğunda ağız dalaşına girip kazanman gerekiyordu vs. Buradaysa "gümüş kurşunlar şuna, altın olanlar buna" formunda, çok daha yüzeysel bir mekanik seçilmiş. Mitolojilerdeki formatlarına bakmadan her canavar vücudu ele geçirebilen, ruhani bir silahla yakılmadıkça daha önce işaretlediği bir başka bedene sıçrayabilen formda. "Bu yaratık neden diğerinden farklı olsun?"a bir cevap yok. Ve bu beni tüm kitap boyunca çok rahatsız etti.
Seriye devam edeceğim. Umarım bu mevzuyu çözmüştür reyiz.