None
3 stars
Fantasy Grounds Unity versiyonundan okudum/oynadım.
Süpersonik derecede zorlu bir maceraydı. Kullandığı sistem RPG'nin esnekliğini gerektirdiğinden ve bazı şeyleri başarmak için birden çok skillde (ve bazen alakasız şeylerde) başarılı olmak gerektiğinden zarlarda patır patır çuvalladım ve nihayetinde tüm karakterleri yitirdim. O noktadan sonra dümdüz okuyarak, sırf burada neler döndüğünü anlamak için kuralsızca okumaya devam ettim.
Sorun şu ki, hikaye çok güzel olmasına, Ege denizinde zamanında çıkartılan "Antik Bilgisayar" gibi bulgulara dayanıyor olmasına rağmen süpersonik zorluğu ve hile yaparak kendi kurallarıma göre okuma güdümü tetikleyip durması yüzünden üç yıldız veriyorum.
EDİT: Bazı gidiş noktaları yanlış yerleştirilmişti. Antropoloji zarı attıktan sonra yerde sümüksü izler gördüğüm bir entrye gitmek nedir mesela? Bunun gibi tuhaflıklar vardı yer yer.
En sevdiğim ölümlerden birisini SPOİLER olarak aşağıya koyacağım. Bir piramitteki bir çukura iple indim ve aşağıdaki mevzu yaşandı:
"You learn that you have landed in a bowl-shaped chamber. You think you can hear the sound of movement, …
Fantasy Grounds Unity versiyonundan okudum/oynadım.
Süpersonik derecede zorlu bir maceraydı. Kullandığı sistem RPG'nin esnekliğini gerektirdiğinden ve bazı şeyleri başarmak için birden çok skillde (ve bazen alakasız şeylerde) başarılı olmak gerektiğinden zarlarda patır patır çuvalladım ve nihayetinde tüm karakterleri yitirdim. O noktadan sonra dümdüz okuyarak, sırf burada neler döndüğünü anlamak için kuralsızca okumaya devam ettim.
Sorun şu ki, hikaye çok güzel olmasına, Ege denizinde zamanında çıkartılan "Antik Bilgisayar" gibi bulgulara dayanıyor olmasına rağmen süpersonik zorluğu ve hile yaparak kendi kurallarıma göre okuma güdümü tetikleyip durması yüzünden üç yıldız veriyorum.
EDİT: Bazı gidiş noktaları yanlış yerleştirilmişti. Antropoloji zarı attıktan sonra yerde sümüksü izler gördüğüm bir entrye gitmek nedir mesela? Bunun gibi tuhaflıklar vardı yer yer.
En sevdiğim ölümlerden birisini SPOİLER olarak aşağıya koyacağım. Bir piramitteki bir çukura iple indim ve aşağıdaki mevzu yaşandı:
"You learn that you have landed in a bowl-shaped chamber. You think you can hear the sound of movement, but you see nothing until you strike a match. You stand knee-deep in a stack or pile of something, and the smell of blood is strong. Near you, something moves spasmodically. Your hackles rise. Make a Sanity roll and lose 1/1D3 Sanity points.
If you climbed down here, your rope falls and lands beside you. You are trapped. If you were thrown here, you're trapped. If you are sane and have the amulet of Nodens, you may use it now: you may return to Tell-el-Amarna at 324, or go to any location on the Location Tables.
TELL-EL-AMARNA (Entry 324)
Eqypt Locations Table
If you do not have the amulet or if you are insane: above you, you hear another sound. In the gloom you see a basket lowered. A whispery, otherworldly voice croaks, "Fill the basket!"
If you refuse the whispered instruction and have no effective magic item, acid rains down upon you, burning you, and eating into your skin (lose 1D4 hit points, and lose 1 Sanity point). The voice calls again, "Fill the basket." Yes, fill it, your mind shrieks. Fill it nicely with bits and pieces from all the nice bodies down here, some of them still moving. Yes, fill it before they throw more acid on you, until you're part of the mucky mess of bodies!
You continue to lose 1 Sanity point per hour until you are insane. Though you remain on the job thereafter, it does not take long until you, too, become part of the grisly, half-dead pile. That's right, it is ... THE END."