Türkiye’de matematik felsefesi ve matematiksel mantık konularıyla ilgili büyük bir eksiklik olduğunu gözlemleyen ve çalışmalarının bu konudaki eksikliğin bir derece giderilmesine yardımcı olacağını umduğunu belirten Ahmet Çevik, bu kitabın öncelikli olarak 3. ve 4. sınıf lisans veya yüksek lisans düzeyindeki matematik veya felsefe öğrencileri için olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Bilgisayar bilimi öğrencileri ya da matematiğin temellerine ve felsefesine meraklı olan diğer alanlardaki öğrenciler veya yetişkinler de kitabın hedef kitlesinin içindedir.”
Kitabın editörlüğünü üstlenen Ali Nesin ise çalışma hakkında şu notu düşüyor:
“Yaklaşık 4000 yıldır, belki de daha uzun bir zamandır insanlık, hâlâ daha ne olduğu tam olarak bilinmeyen ve hiçbir zaman bilinemeyecek olan gerçeğin peşinde. Gerçek diye adlandırdığımız şeyi anlamanın ve başkalarıyla paylaşmanın tek bir yolu vardır, o da matematiktir. Bu yüzden matematiğe ortak akıl diyebiliriz. Gerçeği anlamakla görevli matematikçinin elbette en temel sorusu ‘gerçek nedir ve nasıl anlaşılır’ sorusudur. Bu da matematikle felsefenin kesiştiği noktadır. Matematik felsefesi, öncelikle gerçeğin …
Türkiye’de matematik felsefesi ve matematiksel mantık konularıyla ilgili büyük bir eksiklik olduğunu gözlemleyen ve çalışmalarının bu konudaki eksikliğin bir derece giderilmesine yardımcı olacağını umduğunu belirten Ahmet Çevik, bu kitabın öncelikli olarak 3. ve 4. sınıf lisans veya yüksek lisans düzeyindeki matematik veya felsefe öğrencileri için olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Bilgisayar bilimi öğrencileri ya da matematiğin temellerine ve felsefesine meraklı olan diğer alanlardaki öğrenciler veya yetişkinler de kitabın hedef kitlesinin içindedir.”
Kitabın editörlüğünü üstlenen Ali Nesin ise çalışma hakkında şu notu düşüyor:
“Yaklaşık 4000 yıldır, belki de daha uzun bir zamandır insanlık, hâlâ daha ne olduğu tam olarak bilinmeyen ve hiçbir zaman bilinemeyecek olan gerçeğin peşinde. Gerçek diye adlandırdığımız şeyi anlamanın ve başkalarıyla paylaşmanın tek bir yolu vardır, o da matematiktir. Bu yüzden matematiğe ortak akıl diyebiliriz. Gerçeği anlamakla görevli matematikçinin elbette en temel sorusu ‘gerçek nedir ve nasıl anlaşılır’ sorusudur. Bu da matematikle felsefenin kesiştiği noktadır. Matematik felsefesi, öncelikle gerçeğin ve matematiğin ve tabii ki mantığın, düşünmenin ve bilginin ne olduğunu, daha doğrusu ne olması gerektiğini irdeler. Daha derin felsefe herhalde mümkün değildir.”
It's a great introduction to mathematical logic and the philosophy of mathematics. Despite being written as a textbook (so far I know), it can be read like a normal non-fiction book, and you don't get that from every textbook. Except it gets really boring and confusing at times, but maybe that's just something on my end. Chapter 7 (Gödel's Incompleteness Theorem and Computability) is especially worth a read!
Also, did I mention that this book is really re-readable?